Toplumsal Tarih Dergisi Sayı : 137 ( Mayıs 2005 )
Liste Fiyatı :
120,00 TL
S00005-137-2005
13213360
https://www.eren.com.tr/kitap/toplumsal-tarih-dergisi-sayi-137-mayis-2005-p13213360.html
Toplumsal Tarih Dergisi Sayı : 137 ( Mayıs 2005 )
120.00
İçindekiler:
Haberler
Tarih Vakfı'ndan Haberler
Geçmişi ve Kimliğiyle Hesaplaşan Bir Film Çöküş / Cemil Koçak
Tarihin Karanlık Bir Sayfası 1 Mayıs 1977 / Müsemma Sabancıoğlu
Ayların Gelini Hıdrellez / Gürbür Erginer
Meşrutiyet Üzerinde İttihat ve Terakki Cemiyeti'ne Karşı Hak Arama Mücadelesi Fedakâran-ı Milliyet Cemiyeti / Hasan Taner Kerimoğlu
Suyla Gelen Kültür... Suya Gömülen Allianoi / Hasan Malay
Ölüm ve Yaşam Arasında Arkeoloji Neolitik'e Zaman. Mekân ve Kimlik / Çiğdem Atakuman
Osmanlı'da Okçuluk / Murat Özveri
Mübadeleyle Gelen Yeni Bir Yaşam "Biz Şimdi Fakir mi Olduk" / Tuba Çameli
Belgelerle Kanuni'nin Akdeniz Politikası Simancas Arşivi'ndeki Osmanlı... / İdris Bostan
Değirmenci Faik Tekeler'in Anılarında İmalât-ı Harbiye ve 31 Mart Olayı / Mete Tuncay
Bir Madalyanın Anlattıkları Gülhane Hatt-ı Hümâyûnu Madalyası / Betül Özden
Kitabiyat / Bir Başka Osmanlı Kimliği: Rûmilik / Zeki Arıkan
Osmanlı Basınında Yüzyıl Önce Bu Ay
Adı ve amacı farklı olsa da sosyal işlevleri açısından bayramlar. kutlamalar; bir yönüyle hatırlamaya; insanları bir araya getirmeye. paylaşmaya yönelik toplumsal uygulamalardır. Baharın bu son sayısında. bunlardan biri olan Hıdrelleze ve onun Anadolu kültüründeki yerine yer verdik. Gürbüz Erginer. "Ayların Gelini: Hıdrellez" adlı makalesinde; ilkel ya da modern her toplumun. bu işlevleri yerine getiren benzer düzenlemelere sahip olduğunu ve bunların da kolektif düşüncede toplum olmanın ön koşullarını sağladığını dile getirirken. "...birliktelik. dayanışma. paylaşma. bireylerde ortaya çıkan umutsuzluk. unutulmuşluk hislerinin giderilmesi gibi toplumsal gereksinimleri yanıtlar. Bayramlar. kutlamalar. şenlikler toplumsal varoluşu sürdürmede kolektif bilincin beslenme kaynaklarıdır ve tüm toplumlar bu tür düzenlemeleri yaratma ve sürdürme gereksinimi içindedirler." diyor.
Bugüne etkisini ve bu etkinin boyutlarını bir yana bırakırsak. 1 Mayıs 1977'de yaşananların kuşkusuz. bu anlamda. yakın tarihimiz içinde çok önemli yeri var. O günü; dönemin İstanbul Belediye Başkanı Ahmet İsvan'la anımsamanın ve anımsatmanın yerinde olacağını düşündük. Aydınlık başlayıp karanlık biten o mayıs gününde yaşamını yitirenlerin bir biçimde unutulmaması gerekiyor... Çünkü Ölüm. yaşamı ve belki de onun anlamını belirleyen bir deneyim. Her bireyin ya da toplumun bu deneyim karşısındaki tepkileriyse kuşkusuz pek çok ortak yan barındırır. Yaşamını yitirenin arkasından başlayan ritüeller çoğunlukla geride kalanları bir araya getirir. sosyal bağları ve statüleri yeniden düzenler ve belirler; okunan dualar. yakılan mumlar ya da tütsüler. tutulan yas... Günümüze oranla geçmişin. ölülere ve ölüme daha çok odaklanmış yaşama sahip olduğunu düşünmek yanlış olmaz. Öyle ki bugün bakıldığında ritüellerin o günkü yaşamla yadırganabilecek ölçüde karıştığı. harmanlandığı. araştırmacıların üzerinde birleştiği bir görüş. Yine bu sayımızda yer alan Çiğdem Atakuman'ın "Neolitikte Zaman. Mekân ve Kimlik" başlıklı makalesi de; ölümün uzak geçmişteki algılanışını farklı zamanların ve farklı coğrafyaların örneklerini karşılaştırarak aktarıyor.
Kapak konusu olarak seçtiğimiz "Anadolu'da Antik Dönem İnanç İstismarı: İtiraf Yazıtları"ysa. bir bakıma ölümün ve var oluşun anlamlandırılmasını sağlayan inanç sistemlerinin. bugün olduğu gibi geçmişte de farklı amaçlar için kullanıldığını göstermesi nedeniyle son derece ilginç. Hasan Malay. yazıtlardan yola çıkarak dönem hakkında değerlendirmelerini yaparken. çok sayıda ilginç yazıt örneği de sunuyor.
- Murat Dirican
Adı ve amacı farklı olsa da sosyal işlevleri açısından bayramlar. kutlamalar; bir yönüyle hatırlamaya; insanları bir araya getirmeye. paylaşmaya yönelik toplumsal uygulamalardır. Baharın bu son sayısında. bunlardan biri olan Hıdrelleze ve onun Anadolu kültüründeki yerine yer verdik. Gürbüz Erginer. "Ayların Gelini: Hıdrellez" adlı makalesinde; ilkel ya da modern her toplumun. bu işlevleri yerine getiren benzer düzenlemelere sahip olduğunu ve bunların da kolektif düşüncede toplum olmanın ön koşullarını sağladığını dile getirirken. "...birliktelik. dayanışma. paylaşma. bireylerde ortaya çıkan umutsuzluk. unutulmuşluk hislerinin giderilmesi gibi toplumsal gereksinimleri yanıtlar. Bayramlar. kutlamalar. şenlikler toplumsal varoluşu sürdürmede kolektif bilincin beslenme kaynaklarıdır ve tüm toplumlar bu tür düzenlemeleri yaratma ve sürdürme gereksinimi içindedirler." diyor.
Bugüne etkisini ve bu etkinin boyutlarını bir yana bırakırsak. 1 Mayıs 1977'de yaşananların kuşkusuz. bu anlamda. yakın tarihimiz içinde çok önemli yeri var. O günü; dönemin İstanbul Belediye Başkanı Ahmet İsvan'la anımsamanın ve anımsatmanın yerinde olacağını düşündük. Aydınlık başlayıp karanlık biten o mayıs gününde yaşamını yitirenlerin bir biçimde unutulmaması gerekiyor... Çünkü Ölüm. yaşamı ve belki de onun anlamını belirleyen bir deneyim. Her bireyin ya da toplumun bu deneyim karşısındaki tepkileriyse kuşkusuz pek çok ortak yan barındırır. Yaşamını yitirenin arkasından başlayan ritüeller çoğunlukla geride kalanları bir araya getirir. sosyal bağları ve statüleri yeniden düzenler ve belirler; okunan dualar. yakılan mumlar ya da tütsüler. tutulan yas... Günümüze oranla geçmişin. ölülere ve ölüme daha çok odaklanmış yaşama sahip olduğunu düşünmek yanlış olmaz. Öyle ki bugün bakıldığında ritüellerin o günkü yaşamla yadırganabilecek ölçüde karıştığı. harmanlandığı. araştırmacıların üzerinde birleştiği bir görüş. Yine bu sayımızda yer alan Çiğdem Atakuman'ın "Neolitikte Zaman. Mekân ve Kimlik" başlıklı makalesi de; ölümün uzak geçmişteki algılanışını farklı zamanların ve farklı coğrafyaların örneklerini karşılaştırarak aktarıyor.
Kapak konusu olarak seçtiğimiz "Anadolu'da Antik Dönem İnanç İstismarı: İtiraf Yazıtları"ysa. bir bakıma ölümün ve var oluşun anlamlandırılmasını sağlayan inanç sistemlerinin. bugün olduğu gibi geçmişte de farklı amaçlar için kullanıldığını göstermesi nedeniyle son derece ilginç. Hasan Malay. yazıtlardan yola çıkarak dönem hakkında değerlendirmelerini yaparken. çok sayıda ilginç yazıt örneği de sunuyor.
- Murat Dirican
- Açıklama
- İçindekiler:
- Haberler
- Tarih Vakfı'ndan Haberler
- Geçmişi ve Kimliğiyle Hesaplaşan Bir Film Çöküş / Cemil Koçak
- Tarihin Karanlık Bir Sayfası 1 Mayıs 1977 / Müsemma Sabancıoğlu
- Ayların Gelini Hıdrellez / Gürbür Erginer
- Meşrutiyet Üzerinde İttihat ve Terakki Cemiyeti'ne Karşı Hak Arama Mücadelesi Fedakâran-ı Milliyet Cemiyeti / Hasan Taner Kerimoğlu
- Suyla Gelen Kültür... Suya Gömülen Allianoi / Hasan Malay
- Ölüm ve Yaşam Arasında Arkeoloji Neolitik'e Zaman. Mekân ve Kimlik / Çiğdem Atakuman
- Osmanlı'da Okçuluk / Murat Özveri
- Mübadeleyle Gelen Yeni Bir Yaşam "Biz Şimdi Fakir mi Olduk" / Tuba Çameli
- Belgelerle Kanuni'nin Akdeniz Politikası Simancas Arşivi'ndeki Osmanlı... / İdris Bostan
- Değirmenci Faik Tekeler'in Anılarında İmalât-ı Harbiye ve 31 Mart Olayı / Mete Tuncay
- Bir Madalyanın Anlattıkları Gülhane Hatt-ı Hümâyûnu Madalyası / Betül Özden
- Kitabiyat / Bir Başka Osmanlı Kimliği: Rûmilik / Zeki Arıkan
- Osmanlı Basınında Yüzyıl Önce Bu Ay
Adı ve amacı farklı olsa da sosyal işlevleri açısından bayramlar. kutlamalar; bir yönüyle hatırlamaya; insanları bir araya getirmeye. paylaşmaya yönelik toplumsal uygulamalardır. Baharın bu son sayısında. bunlardan biri olan Hıdrelleze ve onun Anadolu kültüründeki yerine yer verdik. Gürbüz Erginer. "Ayların Gelini: Hıdrellez" adlı makalesinde; ilkel ya da modern her toplumun. bu işlevleri yerine getiren benzer düzenlemelere sahip olduğunu ve bunların da kolektif düşüncede toplum olmanın ön koşullarını sağladığını dile getirirken. "...birliktelik. dayanışma. paylaşma. bireylerde ortaya çıkan umutsuzluk. unutulmuşluk hislerinin giderilmesi gibi toplumsal gereksinimleri yanıtlar. Bayramlar. kutlamalar. şenlikler toplumsal varoluşu sürdürmede kolektif bilincin beslenme kaynaklarıdır ve tüm toplumlar bu tür düzenlemeleri yaratma ve sürdürme gereksinimi içindedirler." diyor.
Bugüne etkisini ve bu etkinin boyutlarını bir yana bırakırsak. 1 Mayıs 1977'de yaşananların kuşkusuz. bu anlamda. yakın tarihimiz içinde çok önemli yeri var. O günü; dönemin İstanbul Belediye Başkanı Ahmet İsvan'la anımsamanın ve anımsatmanın yerinde olacağını düşündük. Aydınlık başlayıp karanlık biten o mayıs gününde yaşamını yitirenlerin bir biçimde unutulmaması gerekiyor... Çünkü Ölüm. yaşamı ve belki de onun anlamını belirleyen bir deneyim. Her bireyin ya da toplumun bu deneyim karşısındaki tepkileriyse kuşkusuz pek çok ortak yan barındırır. Yaşamını yitirenin arkasından başlayan ritüeller çoğunlukla geride kalanları bir araya getirir. sosyal bağları ve statüleri yeniden düzenler ve belirler; okunan dualar. yakılan mumlar ya da tütsüler. tutulan yas... Günümüze oranla geçmişin. ölülere ve ölüme daha çok odaklanmış yaşama sahip olduğunu düşünmek yanlış olmaz. Öyle ki bugün bakıldığında ritüellerin o günkü yaşamla yadırganabilecek ölçüde karıştığı. harmanlandığı. araştırmacıların üzerinde birleştiği bir görüş. Yine bu sayımızda yer alan Çiğdem Atakuman'ın "Neolitikte Zaman. Mekân ve Kimlik" başlıklı makalesi de; ölümün uzak geçmişteki algılanışını farklı zamanların ve farklı coğrafyaların örneklerini karşılaştırarak aktarıyor.
Kapak konusu olarak seçtiğimiz "Anadolu'da Antik Dönem İnanç İstismarı: İtiraf Yazıtları"ysa. bir bakıma ölümün ve var oluşun anlamlandırılmasını sağlayan inanç sistemlerinin. bugün olduğu gibi geçmişte de farklı amaçlar için kullanıldığını göstermesi nedeniyle son derece ilginç. Hasan Malay. yazıtlardan yola çıkarak dönem hakkında değerlendirmelerini yaparken. çok sayıda ilginç yazıt örneği de sunuyor.
- Murat DiricanStok Kodu:S00005-137-2005Boyut:22x30Sayfa Sayısı:112Basım Yeri:İstanbulBaskı:1Basım Tarihi:2005Kapak Türü:Karton kapakKağıt Türü:Kuşe kağıtDili:TürkçeResim Sayısı:1 - Haberler
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
- Yeni Gelenler