İz Dergisi Sayı: 3

Merhaba, Dergimizin sizlerle buluştuğu ilk gün duyduğumuz heyecan, ikinci haftasında tükenen son sayımızla bir kat daha arttı. Bu heyecanla hazırladığımız İZ'in üçüncü sayısında okuyucularımızı Robert Capa'dan bir seçki ile selamlıyoruz. 3. sayımızın kapağı da, Pablo Picasso, Françoise Gilot ve Picasso'nun yeğeni Javier Vilato'yu aynı karede fotoğraflayan Capa'ya ait. Capa'nın 2. Dünya Savaşı ve İspanya İç Savaşı yıllarına dair belleklere kazınmış fotoğraflarının da yer aldığı seçki Ara Güler'in "Capa Üzerine" yazısı ile beraber sayfalarımızda. Savaşın yıkıcılığını gösteren Capa seçkisini, yıkımın savaş bittikten sonra devam edişine tanıklık eden Sean Sutton'ın fotoğrafları izliyor. Dünyanın birçok köşesinde MAG mayın imha ekipleri ile çalışan Sutton'ın objektifinden yıllar önce atılmış bombaların ve mayınların bedelini bugün çocukların ödemeye devam edişini göreceksiniz. Bedel ödeyen çocukları yakından tanıyan birisi de uzun yıllar İstanbul'da sokak çocukları ile çalışan Coşkun Aşar. Coşkun Aşar fotoğraflarını Ahmet Tulgar'ın okuduktan sonra uzun süre sizinle kalacak ön yazısı eşliğinde sunuyoruz. İz'in üçüncü sayısının diğer bir röportajı da 25 yıllık çalışmasıyla Gülnur Sözmen'e ait. Sözmen Türkiye'deki sanayileşmenin en terli sürecini bizlere yansıtıyor. Bu sıcak röportajın ardından sizleri sıcak bir coğrafyanın geleneksel töreninden fotoğraflar karşılayacak. Batı Afrika Mali'de her sene ritüel havasında yapılan Djenne'nin kerpiç camisini çamur sıvama bayramını Christien Jaspars'ın objektifinden izleyeceksiniz. İz'in her sayısında yer verdiğimiz fine art bölümümüzün bu sayıdaki konuğu Tony Stromberg. Atların heybetli ve muhteşem görünüşlerinin ardındaki kırılgan, narin ve duygusal dünyalarını görmek isterseniz Stromberg fotoğrafları tam size göre. Atları konu alan bir diğer röportaj da Francesco Cito'nun objektifinden Siena sokaklarında 1597'den bu yana geleneksel olarak yapılan ve dünyanın en vahşi kurallarının geçerli olduğu Palio at yarışları. Bir ortaçağ kenti olan Siena'nın tarihi ile özdeşleşmiş ve dünyanın en tutkulu at yarışı olarak anılan yarışın kentte estirdiği bayram havasını göreceksiniz. İZ'in son sayfalarında sizleri Manfred Kriegelstein'in duru ve yalın perspektif kullanımıyla oluşturduğu fotoğraflarla baş başa bırakıyoruz.