Sepetim 0 Toplam: 0,00 TL
Sorun olan Avrupa Birliği Ali Güler

Sorun olan Avrupa Birliği

Liste Fiyatı : 254,80 TL
9789758736485
13251179
Sorun olan Avrupa Birliği
Sorun olan Avrupa Birliği
254.80
Türkiye. içinde bulunduğumuz şu günlerde tarihsel bir dönemeçten geçmektedir. Birbirleri ile iç içe geçmiş olan pek çok sorunla boğuşan ülkemiz. küresel politikaların aktörleri tarafından kendisine biçilen rolü mü oynayacak. yoksa kendisi tarihsel. kültürel misyonuna uygun bir rolü üstlenerek bizatihi küresel bir aktör mü olacak? İşte bugün. aydınımızın da. devleti yöneten karar vericilerin de cevaplayacakları soru budur.
Devleti kuran Atatürk ve arkadaşları tercihlerini. o dönemde kendilerine biçilen rolü oynamak şeklinde yapılmalıdır. Oyunu bozarak kendileri yeni bir aktör olarak ortaya çıktılar. Bundan dolayı da onurluydular. Onlar. kendi küllerinden yeniden doğan 'zümrüd ü anka kuşu' gibiydiler. Çok milletli. yarı sömürge ve monarşiye dayalı Osmanlı İmparatorluğu yerine merkezi/milli (üniter) . tam bağımsız. milli egemenliğe dayalı (laik. demokratik) bir devlet kurdular.
Evet bugünkü sorunlarımızın çözümünde de örnek alınacak olan herhalde Atatürk ve arkadaşlarının tercihleri olmalıdır. Esas. Türkiye Cumhuriyeti Devletini dayandığı. kuruluşunun felsefesini oluşturan değerleri koruyarak küresel bir aktör haline getirmek olmadır..
Bu çevrede TürkiyeAvrupa Birliği ilişkilerini değerlendirdiğimiz zaman; bırakalım küresel bir aktör olma amacını gerçekleştirmeyi. devleti yaşatmanın ve milletimizin birliğinin korumanın bile mümkün olmayabileceği bir geleceğin önümüze serdiğini görüyoruz.
Başlangıçta bir medeniyet. demokrasi. çağdaşlaşma projesi olarak görülen Avrupa Birliğine girme çabalarının. süreç iyi izlendiğinde tam tersi bir istikamette ilerlediği anlaşılmaktadır.
Bir defa ilişkiler eşitler ve iki egemen güç arası ilişkiler değildir. İkinci olarak Avrupanın Türkiyeye yaklaşımı 'samimilik' ve 'iyi niyet' kavramlarından uzaktır. Üçüncü olarak Türkiyeye karşı 'ahlaksız'.bir çifte standart uygulanmaktadır.
Türkiye; Kuzey Irak. Türk Dünyası İle İlişkiler. Kıbrıs. Ege. Ermeni ve Ermenistanla ilişkiler gibi hayati dış politika sorunlarında tek taraflı teslimiyete zorlanmaktadır.
Türkiye içerde de. devletin merkezi/milli (üniter) . laik kimliğinden vazgeçmeye. 'insan hakları. demokratik haklar' gibi süslü sözlerle yeni etnik gruplar yaratılarak millet yapısını değiştirmeye. adeta kültürel ve siyasi parçalanmaya teşvik edilmektedir.
Bütün bunlar göz önüne getirildiğinde Avrupa Birliği süreci Türkiye için yeni bir 'sorun' alanı olarak çıkmaktadır. Öyle bir sorun alanı ki; pek çok büyük sorunu da içinde barındırmaktadır. Bu araştırmada biz özellikle Avrupa Birliği Türkiye ilişkilerinin ana belgeleri olan. fakat üzerinde genellikle hiç durulmayan 'İlerleme Raporları' veya 'Düzenli Raporlar' olarak bilinen belgelere projektör tuttuk. Bu belgelerdeki ifadeleri virgülüne dahi dokunmadan aynen okuyucunun önüne koyarak. Avrupanın Türkiyeden ne istediğini gösterdik. Bu belgelerde Avrupanın 'eksiklikler ve beklentiler' olarak bizden düzeltmemizi ve yapmamızı istedikleri hususların gerçekleştirilmeleri halinde ne gibi sonuçlar doğurabileceğine de tarihsel süreç izlenerek cevap aranmıştır.
Atatürk. 'hakikatleri konuşmaktan korkmayınız' demiştir. Bu eserde biz inandığımız hakikatleri bilimsel ölçüler içinde. belgelere dayanarak ortaya koymaya çalıştık. Kısaca 'Kral çıplak' deme cesareti gösterdik. Takdir okuyucunundur.
  • Açıklama
    • Türkiye. içinde bulunduğumuz şu günlerde tarihsel bir dönemeçten geçmektedir. Birbirleri ile iç içe geçmiş olan pek çok sorunla boğuşan ülkemiz. küresel politikaların aktörleri tarafından kendisine biçilen rolü mü oynayacak. yoksa kendisi tarihsel. kültürel misyonuna uygun bir rolü üstlenerek bizatihi küresel bir aktör mü olacak? İşte bugün. aydınımızın da. devleti yöneten karar vericilerin de cevaplayacakları soru budur.
      Devleti kuran Atatürk ve arkadaşları tercihlerini. o dönemde kendilerine biçilen rolü oynamak şeklinde yapılmalıdır. Oyunu bozarak kendileri yeni bir aktör olarak ortaya çıktılar. Bundan dolayı da onurluydular. Onlar. kendi küllerinden yeniden doğan 'zümrüd ü anka kuşu' gibiydiler. Çok milletli. yarı sömürge ve monarşiye dayalı Osmanlı İmparatorluğu yerine merkezi/milli (üniter) . tam bağımsız. milli egemenliğe dayalı (laik. demokratik) bir devlet kurdular.
      Evet bugünkü sorunlarımızın çözümünde de örnek alınacak olan herhalde Atatürk ve arkadaşlarının tercihleri olmalıdır. Esas. Türkiye Cumhuriyeti Devletini dayandığı. kuruluşunun felsefesini oluşturan değerleri koruyarak küresel bir aktör haline getirmek olmadır..
      Bu çevrede TürkiyeAvrupa Birliği ilişkilerini değerlendirdiğimiz zaman; bırakalım küresel bir aktör olma amacını gerçekleştirmeyi. devleti yaşatmanın ve milletimizin birliğinin korumanın bile mümkün olmayabileceği bir geleceğin önümüze serdiğini görüyoruz.
      Başlangıçta bir medeniyet. demokrasi. çağdaşlaşma projesi olarak görülen Avrupa Birliğine girme çabalarının. süreç iyi izlendiğinde tam tersi bir istikamette ilerlediği anlaşılmaktadır.
      Bir defa ilişkiler eşitler ve iki egemen güç arası ilişkiler değildir. İkinci olarak Avrupanın Türkiyeye yaklaşımı 'samimilik' ve 'iyi niyet' kavramlarından uzaktır. Üçüncü olarak Türkiyeye karşı 'ahlaksız'.bir çifte standart uygulanmaktadır.
      Türkiye; Kuzey Irak. Türk Dünyası İle İlişkiler. Kıbrıs. Ege. Ermeni ve Ermenistanla ilişkiler gibi hayati dış politika sorunlarında tek taraflı teslimiyete zorlanmaktadır.
      Türkiye içerde de. devletin merkezi/milli (üniter) . laik kimliğinden vazgeçmeye. 'insan hakları. demokratik haklar' gibi süslü sözlerle yeni etnik gruplar yaratılarak millet yapısını değiştirmeye. adeta kültürel ve siyasi parçalanmaya teşvik edilmektedir.
      Bütün bunlar göz önüne getirildiğinde Avrupa Birliği süreci Türkiye için yeni bir 'sorun' alanı olarak çıkmaktadır. Öyle bir sorun alanı ki; pek çok büyük sorunu da içinde barındırmaktadır. Bu araştırmada biz özellikle Avrupa Birliği Türkiye ilişkilerinin ana belgeleri olan. fakat üzerinde genellikle hiç durulmayan 'İlerleme Raporları' veya 'Düzenli Raporlar' olarak bilinen belgelere projektör tuttuk. Bu belgelerdeki ifadeleri virgülüne dahi dokunmadan aynen okuyucunun önüne koyarak. Avrupanın Türkiyeden ne istediğini gösterdik. Bu belgelerde Avrupanın 'eksiklikler ve beklentiler' olarak bizden düzeltmemizi ve yapmamızı istedikleri hususların gerçekleştirilmeleri halinde ne gibi sonuçlar doğurabileceğine de tarihsel süreç izlenerek cevap aranmıştır.
      Atatürk. 'hakikatleri konuşmaktan korkmayınız' demiştir. Bu eserde biz inandığımız hakikatleri bilimsel ölçüler içinde. belgelere dayanarak ortaya koymaya çalıştık. Kısaca 'Kral çıplak' deme cesareti gösterdik. Takdir okuyucunundur.
      Stok Kodu
      :
      9789758736485
      Boyut
      :
      13x195
      Sayfa Sayısı
      :
      598
      Basım Yeri
      :
      Ankara
      Baskı
      :
      1
      Basım Tarihi
      :
      2004
      Kapak Türü
      :
      Karton kapak
      Kağıt Türü
      :
      Enzobelle
      Dili
      :
      Türkçe
      Resim Sayısı
      :
      1
      Ali Güler   
  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
  • Yeni Gelenler
Kapat